Özellikle diyet yapanlara şeker krizi geldiğinde sağlıklı bir çözüm olarak tavsiye edilen kuru kayısı sadece şeker ihtiyacına karşı değil pek çok faydası ile sağlık için de kullanılabilir.
Kayısı kurutulurken besin değerleri kaybolmadan sadece suyu alınır. Yaklaşık 5 kilo taze kayısıdan 1 kilo kuru kayısı elde edilebilir. Bu nedenle diğer kurutulmuş meyvelere oranla kuru kayısıda çok daha fazla besleyici özellik bulunur. Kuru kayısının sağlığa faydaları hakkında bilgilere geçmeden önce küçük bir tavsiye verelim; taze kayısıdan daha yapışkan olan kuru kayısı diş yüzeylerine kolay yapıştığı için yedikten sonra dişlerinizi fırçalayın.
Hangi Renk Kuru Kayısı Daha İyi?
Biz daha çok sarıya yakın turuncu renkli kuru kayısı görsek de pek çok farklı renkte kuru kayısı bulmak mümkün. Turuncu renkli kayısılarda rengi koruması ve oksidasyona uğramaması için kükürt dioksit kullanılmaktadır. Bu astımı olan bazı kişilerde alerjiye neden olabilecek bir maddedir. Organik kayısılar ise doğal kahverenginde bulunabilir. Tavsiyemiz kayısıdan faydalanırken sağlığınıza zararlı olabilecek kimyasallardan kaçınmak için kahverengi, organik kuru kayısı tüketmeniz.
Kayısının Sağlığa Faydaları
Kabızlık: Kabızlık dışkının kuruyup sertleşmesi nedeniyle oluşur. Normalden daha sert olan dışkı bağırsaklardan daha zor geçer ve vücuttan atılması zorlaşır. Bazı ilaçlar kabızlığa neden olabilir ancak kabızlığın başlıca nedeni kötü beslenme alışkanlıklarıdır.
Eğer yeterince su içmiyorsanız, kötü besleniyorsanız (fast-food, konserve gıdalar..vb) ve almanız gereken besin lifini almıyorsanız kabızlık riski yükselir. En çok besin lifi içeren meyveler arasında yer alan kayısı hem kabızlığı önlemek hem de kabızlığın tedavisi için önerilmektedir.
1 adet orta boy kayısı yaklaşık 1 gram besin lifi içerir ve bu miktar günlük besin lifi ihtiyacının %3’üne denk gelir. Dışkıyı yumuşatarak bağırsaklardan geçişini kolaylaştıran besin lifi sağlıklı bir sindirim sistemi için son derece önemlidir.
Besin lifi sadece kabızlığın geçmesine değil aynı zamanda kötü kolesterolün düşürülmesine de yardımcı olur. Sık sık kabızlık sorunu yaşıyorsanız kayısı dışında lif bakımından zengin ahududu, yaban mersini, armut, greyfurt ve erik gibi meyveleri daha çok tüketmelisiniz.
Kemik Sağlığı: Kayısı sağlıklı kemik gelişimi ve kemik yapısının korunması için gerekli olan vitamin ve minerallerin çoğunu içermektedir. Belki tek başına kemikleri korumak için yeterli değildir ancak kemik sağlığının ön planda olduğu bir beslenme programı uyguluyorsanız kayısıyı yemeniz gereken meyveler listesine ekleyebilirsiniz.
Kemikler için önemli kalsiyum, fosfor, manganez, demir ve bakır mineralleri bakımından zengin olan kayısı osteoporoz gibi kemik hastalıklarından korunmak için önerilen meyvelerden biridir.
Kalp Sağlığı: Bitki kaynaklı gıdalara özgü (polifenolik antioksidanlar) flavonoid ve diğer antioksidanlar bakımından zengin olan kayısı kalp hastalıkları dahil olmak üzere pek çok ciddi hastalığın görülme riskini artıran “oksidatif stresi” dengeler.
Ayrıca bu antioksidanlar vücudumuz tarafından kılcal damar duvarlarının yapısını muhafaza etmek için kullanılırlar.
Göz Sağlığı: Kayısıya rengini veren karotenoid ve lütein üzerine yapılan araştırmalar bu pigmentlerin göz sağlığının korunmasına yardımcı olduğunu ve yaşla birlikte ortaya çıkan göz hastalıklarının riskini düşürdüğünü ortaya koymaktadır.
C vitamini bakımından zengin olan kayısı ve greyfurt, portakal, çilek, yeşil yapraklı sebzeler, Brüksel lahanası gibi meyve ve sebzeleri daha çok yemeniz katarak, sarı nokta hastalığı (makular dejenerasyon) gibi hastalıkların görülme ihtimalini önemli oranda azaltacaktır.
İltihap: Sadece bitkisel besinlerde bulunan kateşinler (catechins) bakımından zengin olan kayısı (1 adet kayısı 4-5 gram kadar kateşin içerir) bu özelliği ile romatizma, bronşit gibi iltihaplı hastalıkların tedavisine yardımcı olabilir.
Yapılan araştırmalar kateşinlerin iltihabın kritik adımlarından biri olan cyclooxygenase-2 (cox-2) enziminin aktivitesini baskıladığını ortaya koymaktadır. Ancak bu araştırmaların sayısı henüz yeterli düzeyde değildir ve kayısının bu faydası hakkında daha çok bilgi için insanların katılımıyla yapılacak bilimsel çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.
Potasyum: Vücut fonksiyonlarının devam edebilmesi için kritik bir mineral ve elektrolit olan potasyum vücutta sıvı dengesinin sağlanmasına, kalp ritminin korunmasına, kasların hareket etmesine, sinir sisteminin doğru çalışmasına ve böbreklerin kanı filtrelemesine yardımcı olur.
1 adet kayısı günlük potasyum ihtiyacının %3’ünü karşılar ve bu önemli mineral için oldukça sağlıklı bir kaynaktır.
Demir: Eksikliğinde halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, ağız içi yaraları, saç ve cildin solgunlaşması gibi belirtiler görülen demir minerali kanın tüm dokulara ve organlara oksijen taşımasını sağlayan kırmızı kan hücresi üretiminde kullanılır.
Demir içeren meyve ve sebzeler arasında ilk sıralarda yer alan kuru kayısının 100 gramı 6 mg demir içerir ve bu miktar günlük olarak alınması önerilen demir miktarının %35’ine denk gelmektedir.
Demir eksikliği yaşıyorsanız kuru kayısı dışında kurutulmuş domates, taze maydanoz, ıspanak, yeşil zeytin ve kuru üzümü beslenme listenize ekleyebilirsiniz.
Kan Pıhtılaşması: Kuru kayısı K vitamini içerir. K vitamini ise kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan bir vitamindir. Herhangi bir yaralanma esnasında kanımızın pıhtılaşmaya ihtiyacı vardır, yoksa aşırı kanamadan ölebiliriz. Günlük 1 kase kuru kayısı yemeniz, kanınızın pıhtılaşmasına yardımcı olacaktır.
Cilt Sağlığı: Kuru kayısı yağı, cilt sağlığında önemli bir rol oynar. Bu yağ cildin temiz ve pürüzsüz kalmasına yardımcı olur.
Kayısı Seçerken ve Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kuru ya da taze kayısıyı pek çok farklı şekilde tüketmeniz mümkün. Yoğurtla birlikte, suyunu sıkarak, meyve salatasında ve keyfinize göre farklı tatlar üretebilirsiniz. Olgun kayısılar buzdolabında iki gün muhafaza edilebilir. Eğer donduracaksanız ikiye bölün ve streç filme sardıktan sonra buzluğa atın. Bu şekilde 9-12 ay bozulmadan dayanabilir.
Kayısı seçerken yüzeyinin yumuşak, dolgun ve sert olmasına dikkat edin. Rengi turuncuya çalan sarı olmalıdır. Olgun kayısının tatlı bir kokusu vardır.
Ham kayısının olgunlaşması için kese kağıdı içine kayısılarla birlikte bir elma koyun ve serin bir yerde bekletin. Ham kayısı 2-4 gün içinde olgunlaşır. Olgunlaştığını parmağınızla hafifçe bastırıp yumuşaklığını hissettiğinizde anlayabilirsiniz. Olgun veya ham, kimyasal zirai ilaçlardan arındırmak için yemeden önce bol suyla yıkayın.
Kayısının Besin Değerleri

Kayısı kurutulurken besin değerleri kaybolmadan sadece suyu alınır. Yaklaşık 5 kilo taze kayısıdan 1 kilo kuru kayısı elde edilebilir. Bu nedenle diğer kurutulmuş meyvelere oranla kuru kayısıda çok daha fazla besleyici özellik bulunur. Kuru kayısının sağlığa faydaları hakkında bilgilere geçmeden önce küçük bir tavsiye verelim; taze kayısıdan daha yapışkan olan kuru kayısı diş yüzeylerine kolay yapıştığı için yedikten sonra dişlerinizi fırçalayın.
Hangi Renk Kuru Kayısı Daha İyi?
Biz daha çok sarıya yakın turuncu renkli kuru kayısı görsek de pek çok farklı renkte kuru kayısı bulmak mümkün. Turuncu renkli kayısılarda rengi koruması ve oksidasyona uğramaması için kükürt dioksit kullanılmaktadır. Bu astımı olan bazı kişilerde alerjiye neden olabilecek bir maddedir. Organik kayısılar ise doğal kahverenginde bulunabilir. Tavsiyemiz kayısıdan faydalanırken sağlığınıza zararlı olabilecek kimyasallardan kaçınmak için kahverengi, organik kuru kayısı tüketmeniz.

Kayısının Sağlığa Faydaları
Kabızlık: Kabızlık dışkının kuruyup sertleşmesi nedeniyle oluşur. Normalden daha sert olan dışkı bağırsaklardan daha zor geçer ve vücuttan atılması zorlaşır. Bazı ilaçlar kabızlığa neden olabilir ancak kabızlığın başlıca nedeni kötü beslenme alışkanlıklarıdır.
Eğer yeterince su içmiyorsanız, kötü besleniyorsanız (fast-food, konserve gıdalar..vb) ve almanız gereken besin lifini almıyorsanız kabızlık riski yükselir. En çok besin lifi içeren meyveler arasında yer alan kayısı hem kabızlığı önlemek hem de kabızlığın tedavisi için önerilmektedir.
1 adet orta boy kayısı yaklaşık 1 gram besin lifi içerir ve bu miktar günlük besin lifi ihtiyacının %3’üne denk gelir. Dışkıyı yumuşatarak bağırsaklardan geçişini kolaylaştıran besin lifi sağlıklı bir sindirim sistemi için son derece önemlidir.
Besin lifi sadece kabızlığın geçmesine değil aynı zamanda kötü kolesterolün düşürülmesine de yardımcı olur. Sık sık kabızlık sorunu yaşıyorsanız kayısı dışında lif bakımından zengin ahududu, yaban mersini, armut, greyfurt ve erik gibi meyveleri daha çok tüketmelisiniz.
Kemik Sağlığı: Kayısı sağlıklı kemik gelişimi ve kemik yapısının korunması için gerekli olan vitamin ve minerallerin çoğunu içermektedir. Belki tek başına kemikleri korumak için yeterli değildir ancak kemik sağlığının ön planda olduğu bir beslenme programı uyguluyorsanız kayısıyı yemeniz gereken meyveler listesine ekleyebilirsiniz.
Kemikler için önemli kalsiyum, fosfor, manganez, demir ve bakır mineralleri bakımından zengin olan kayısı osteoporoz gibi kemik hastalıklarından korunmak için önerilen meyvelerden biridir.
Kalp Sağlığı: Bitki kaynaklı gıdalara özgü (polifenolik antioksidanlar) flavonoid ve diğer antioksidanlar bakımından zengin olan kayısı kalp hastalıkları dahil olmak üzere pek çok ciddi hastalığın görülme riskini artıran “oksidatif stresi” dengeler.
Ayrıca bu antioksidanlar vücudumuz tarafından kılcal damar duvarlarının yapısını muhafaza etmek için kullanılırlar.
Göz Sağlığı: Kayısıya rengini veren karotenoid ve lütein üzerine yapılan araştırmalar bu pigmentlerin göz sağlığının korunmasına yardımcı olduğunu ve yaşla birlikte ortaya çıkan göz hastalıklarının riskini düşürdüğünü ortaya koymaktadır.
C vitamini bakımından zengin olan kayısı ve greyfurt, portakal, çilek, yeşil yapraklı sebzeler, Brüksel lahanası gibi meyve ve sebzeleri daha çok yemeniz katarak, sarı nokta hastalığı (makular dejenerasyon) gibi hastalıkların görülme ihtimalini önemli oranda azaltacaktır.
İltihap: Sadece bitkisel besinlerde bulunan kateşinler (catechins) bakımından zengin olan kayısı (1 adet kayısı 4-5 gram kadar kateşin içerir) bu özelliği ile romatizma, bronşit gibi iltihaplı hastalıkların tedavisine yardımcı olabilir.
Yapılan araştırmalar kateşinlerin iltihabın kritik adımlarından biri olan cyclooxygenase-2 (cox-2) enziminin aktivitesini baskıladığını ortaya koymaktadır. Ancak bu araştırmaların sayısı henüz yeterli düzeyde değildir ve kayısının bu faydası hakkında daha çok bilgi için insanların katılımıyla yapılacak bilimsel çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.
Potasyum: Vücut fonksiyonlarının devam edebilmesi için kritik bir mineral ve elektrolit olan potasyum vücutta sıvı dengesinin sağlanmasına, kalp ritminin korunmasına, kasların hareket etmesine, sinir sisteminin doğru çalışmasına ve böbreklerin kanı filtrelemesine yardımcı olur.
1 adet kayısı günlük potasyum ihtiyacının %3’ünü karşılar ve bu önemli mineral için oldukça sağlıklı bir kaynaktır.
Demir: Eksikliğinde halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, ağız içi yaraları, saç ve cildin solgunlaşması gibi belirtiler görülen demir minerali kanın tüm dokulara ve organlara oksijen taşımasını sağlayan kırmızı kan hücresi üretiminde kullanılır.
Demir içeren meyve ve sebzeler arasında ilk sıralarda yer alan kuru kayısının 100 gramı 6 mg demir içerir ve bu miktar günlük olarak alınması önerilen demir miktarının %35’ine denk gelmektedir.
Demir eksikliği yaşıyorsanız kuru kayısı dışında kurutulmuş domates, taze maydanoz, ıspanak, yeşil zeytin ve kuru üzümü beslenme listenize ekleyebilirsiniz.
Kan Pıhtılaşması: Kuru kayısı K vitamini içerir. K vitamini ise kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan bir vitamindir. Herhangi bir yaralanma esnasında kanımızın pıhtılaşmaya ihtiyacı vardır, yoksa aşırı kanamadan ölebiliriz. Günlük 1 kase kuru kayısı yemeniz, kanınızın pıhtılaşmasına yardımcı olacaktır.
Cilt Sağlığı: Kuru kayısı yağı, cilt sağlığında önemli bir rol oynar. Bu yağ cildin temiz ve pürüzsüz kalmasına yardımcı olur.
Kayısı Seçerken ve Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kuru ya da taze kayısıyı pek çok farklı şekilde tüketmeniz mümkün. Yoğurtla birlikte, suyunu sıkarak, meyve salatasında ve keyfinize göre farklı tatlar üretebilirsiniz. Olgun kayısılar buzdolabında iki gün muhafaza edilebilir. Eğer donduracaksanız ikiye bölün ve streç filme sardıktan sonra buzluğa atın. Bu şekilde 9-12 ay bozulmadan dayanabilir.
Kayısı seçerken yüzeyinin yumuşak, dolgun ve sert olmasına dikkat edin. Rengi turuncuya çalan sarı olmalıdır. Olgun kayısının tatlı bir kokusu vardır.
Ham kayısının olgunlaşması için kese kağıdı içine kayısılarla birlikte bir elma koyun ve serin bir yerde bekletin. Ham kayısı 2-4 gün içinde olgunlaşır. Olgunlaştığını parmağınızla hafifçe bastırıp yumuşaklığını hissettiğinizde anlayabilirsiniz. Olgun veya ham, kimyasal zirai ilaçlardan arındırmak için yemeden önce bol suyla yıkayın.
Kayısının Besin Değerleri
100 Gram çiğ kayısı;
- 48 kalori
- 2 gr besin lifi
- 9 gr şeker
- 0.4 gr yağ
- 86.4 gr su
- 1926 IU A vitamini (günlük ihtiyacın %39’u)
- 10 mg C vitamini (günlük ihtiyacın %17’si)
- 0.9 mg E vitamini (günlük ihtiyacın %4’ü)
- 3.3 mcg K vitamini (günlük ihtiyacın %4’ü)
- 0.6 mg B3 vitamini (günlük ihtiyacın %3’ü)
- 0.1 mg B6 vitamini (günlük ihtiyacın %3’ü)
- 9 mcg B9 vitamini (günlük ihtiyacın %2’si)
- 13 mg kalsiyum (günlük ihtiyacın %1’i)
- 0.4 mg demir (günlük ihtiyacın %2’si)
- 10 mg magnezyum (günlük ihtiyacın %2’si)
- 23 mg fosfor (günlük ihtiyacın %2’si)
- 259 mg potasyum (günlük ihtiyacın %7’si)
- 0.2 mg çinko (günlük ihtiyacın %1’i)
- 0.1 mg bakır (günlük ihtiyacın %4’ü)
- 0.1 mg manganez (günlük ihtiyacın %4’ü) içerir.
Kaynaklar
onikibilgi.com
iyigelenyiyecekler.com
faydalari.com