Tükenmişlik sendromu; insan vücudunda mutsuzluk ve aşırı yorgunluk hissi ile kendisini göstermeye başlayan bu sağlık problemi, özellikle iş hayatını etkilerken, ailedeki özel yaşamını da etkilemektedir.
Tükenmişlik sendromu, günlük hayatta gerek iş gerek özel hayatta aşırı yorgunluk, monoton bir hayat, gerekli istirahatleri yapamama, kronik zorlanma ve hayata karşı verdiği mücadelenin karşılığını alamama durumlarında ortaya çıkmaktadır. Sendromun belirtileri arasında, duygusal belirtiler olarak adaptasyon ve motivasyon kaybı, sinirlilik ve olaylara karşı tahammülsüzlük, hayata karşı isteksizlik ve çaresizlik duygusuna kapılma, iştah ve uyku bozukluğu gibi belirtiler görülürken, fiziksel belirtilerinin arasında da güçsüzlük, yorgunluk halsizlik enerji kaybı, yıpranmışlık gibi belirtiler gözlenmektedir.
Belli bir meslek grubunu hedef almayan hastalık, her meslek grubunda görülebilmektedir. Kişi üzerinde tükenmişlik hissi yaratan rahatsızlık başta iş hayatı olmak üzere; sosyal hayatı ve aile hayatı üzerinde olumsuz etkiler bırakmaktadır. Daha çok mükemmeliyetçi kişilik yapısına sahip olan insanlarda görülen bu sendrom, bu kişilik sınıfındakileri risk altına almaktadır. Her işe yetişmek ve kusursuz iş çıkarmak, kendisinden umulan beklentilerin yüksek olması ve bu yüksek beklentilere cevap vermeye çalışan mükemmeliyetçi kişilikteki insanları tehdit etmektedir.
Tükenmişlik sendromunun (Burn-Out) tedavisinde ise, öncelikle bu belirtilerin ne zaman başladığı ne kadar süre ile devam ettiği netleştirilmelidir. Belli olaylar sonrasında kırılma noktalarının oluşması sonrasında da görülebileceği gibi belli bir yaşanmışlıklarında getirisi olabilmektedir. Bu etken ve sebeplerin belirlenmesinden sonra belli bir dinlenme sürecine girerek yaşam tarzında değişikliklere gidilmesi önerilmekte ve ayrıca daha ağır vakalarda ise doktor kontrolünde kalınması belirtilmektedir.