Ayakta olması en istenmeyen durumlardan birisi de ayak su toplaması sorunudur. Son derece acı verici ve de ağrıya sebebiyet veren bir durum olan ayakaltı su toplaması, nem ve sıcaklıktan dolayı meydana gelen bir ayak problemidir. Uzun süreler boyunca ayakta kalınması, ayağa uygun olmayan yapıya sahip nitelikteki ayakkabıların giyilmesi, ayakkabıların çorapsız bir şekilde giyilmesi, ayakkabı vurması ve su toplaması gibi olumsuz etkenlerden kaynaklı olarak meydana gelen ayak probleminin en temel nedeni terleme ve tahriş olarak karşımıza çıkmaktadır.
Ayakların terlemesine neden olan sıcak ortam ve ayağın yeterince hava alamaması gibi bir durum neticesinde basıya maruz kalan ayak derisinde yumuşama ve hassasiyet artışı sonucunda meydana gelmiş küçük su kabarcıkları şeklinde görülür. Tüm bu olumsuz faktörlere bir de ayağın bastığı zeminin düzgün yapıya sahip olmaması durumu eklendiğinde ayakta su toplama süreci daha da hızlı bir hal almaktadır.
Ayaklarda su toplayan bölümlerin en başında ayakkabıya direkt olarak temas halinde olan ayak parmak altları, ayak tabanı ve topuk kısmı gelmektedir. Su toplama problemi ilk başlarda küçük boyutlarda ortaya çıkan kabarcıklar, kısa zaman içerisinde ayaktaki terleme ve sürtünmelerin devam etmesi durumunda hızlı bir ilerleme göstermektedir. Ortaya çıkan bu içi su dolu kabarcıkların herhangi bir delici niteliğe sahip olan cisimle birlikte bilinçsiz olarak patlatılması son derece yanlış bir durumdur.
Oluşan bu kabarcıklar 5-7 gün içerisinden kendiliğinden kaybolup gider. Oluşmuş durumdaki su dolu kabarcıkların büyümesi durumunda, sebebiyet vereceği ağrıya engel olabilmek amacıyla suyun steril şekilde akıtılması sağlandıktan sonra, ayağa nemlendirici niteliğe sahip olan bir krem ile birlikte bakım yapılması gerekmektedir.
Ayaktaki, ayak altı su toplaması ve kaşıntı, oluşumuna bazen mantar enfeksiyonu da sebep olabilmektedir. Böyle bir durumda ise su kabarcıklarının tedavi süreci daha da uzamaktadır. Mantarın sebep olduğu su kabarcıklarının tedavisi ilaçlarla gerçekleştirilmelidir. Su kabarcıklarının uzun süreli varlığının söz konusu olması halinde bu durum bakteriyel kaynaklı olabilmektedir. Böyle bir sebebiyetin söz konusu olması durumunda ise antibiyotik tedavisine ihtiyaç olabilmektedir. Antibiyotik kullanımının gerekli olması halinde bir doktor görüşü alınması oldukça önemlidir.
Ayak Su Toplaması Bitkisel Tedavi
Ayaklarda özellikle de ayak topuğu ve küçük parmak üzerinde oluşan su toplaması oldukça sık karşılaşılan bir ayak problemi olma özelliğine sahiptir. Ayakta ortaya çıkan su toplamasının iyileşmesi için etkili ve rahatlatıcı ayak su toplaması bitkisel tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Su toplayan ayağa iyi gelen bitkisel çözümler;
Ellerde Kaşıntı Ve Su Toplaması
Ellerde kaşıntı ve su toplaması bir cilt problemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sağlık problemi kendisini el ve ayakta küçük su kabarcıkları şeklinde göstermektedir. Akut ve ya kronik olarak ortaya çıkabilen bir cilt sorunu olma özelliğine sahip olup egzama olarak bilinmektedir. Bu hastalık kimi zaman el ve ayaklarda görülebilmektedir.
Tedavisi
Egzamanın teşhisinin tedavinin başarısında büyük bir etkisi vardır. Bir maddeye karşı ortaya çıkan alerjik reaksiyonun tespit edilmesi ve o maddeden uzak durulması ile ortaya çıkan belirtilerin yok olması sağlanabilmektedir. Ellerde ortaya çıkaran kaşıntıyı gidermek için hafifletici etkiye sahip krem ve solüsyonlar doktor tavsiyesi ile kullanılabilmektedir.
Parmakta Su Toplaması
Parmak şişliği ve parmakta su toplaması problemi en çok enfeksiyon ve incinme gibi olumsuz durumların etkisiyle ortaya çıkmaktadır. Su toplayan parmak dokusu içinde sıvı birikmesi neticesinde su toplaması olarak adlandırılmaktadır. Parmağın zarar görmesi, yanık ya da enfeksiyon gibi etkenler nedeniyle parmakta şişlik ve su toplaması problemleri ortaya çıkabilmektedir. Parmak şişliği ve su toplaması problemlerinin giderilmesi için uzman doktor yardımı almak önemli bir konudur. Su kabarcığının oluştuğu bölgeye yara bandı yapıştırmak koruyucu bir önlem olacaktır. Ancak bu yapılırken hava ile temasının tamamen kesilmemesine dikkat edilmelidir. Çünkü böyle bir durumda iyileşme süreci uzayabilmektedir. Parmakta su toplaması nasıl geçer sorusuna cevaben belirli bir süre sonra kendiliğinden zamanla kaybolacağı şeklinde bir cevap verilebilir.
Yanık Su Toplarsa Ne Yapılmalı?
En çok sorulardan birisi yanık su toplarsa ne yapılmalı sorusudur. Yanıkta su toplamalarıyla ilgili olarak en çok sorulan sorulardan bir diğeri ise yanık su toplaması patlatılır mı? Şeklindedir. Su toplaması ikinci derece yanıklarda görülür. Böyle bir yanık sorunun ortaya çıkması durumunda ilk olarak yanmış olan bölge kişinin rahat olacağı bir pozisyona getirilmesidir. Su toplamasının söz konusu olduğu bölgeler ve bu bölge dışındaki tüm yanık bölge antiseptik bir yara bakım ürünü ile temizlenerek pansuman edilmelidir. Yanık çoğunlukla 2 ya da 3 haftalık bir sürede tamamen iyileşir. Yanık su toplamış ise kesinlikle patlatılmamalıdır. Aksi takdirde yanık izleri ortaya çıkabilmektedir. Yanığın iyileşirken iz bırakmaması için yaranın iyileşmesine yardımcı kremler kullanılmalıdır.
Güneş Yanığı Su Toplaması Kaç Günde Geçer?
Güneş yanığı sorunu güneşte kaldıktan sonra kendini anında belli eden bir sağlık sorunu olma özelliğine sahip değildir. Yanan bölgede sıcaklık hissedilebilmektedir. Kızarıklıklar da görülebilmektedir. Ancak yanığın fark edilir olması için aradan 12 ve ya 48 saatlik bir süre geçmesi gerekmektedir. Güneş yanığı ancak bu sürecin ardından kendisini net bir şekilde göstermektedir.
Güneş yanığı su toplaması kaç günde geçer şeklindeki bir soruya cevap verilebilmesi için yanığın derecesi ve kullanılan yöntem süreyi belirleyici bir etken olarak karşımıza çıkmaktadır. Birinci derece de bir güneş yanığının varlığı söz konusu ise bu süreç 1 ya da iki günlük bir zaman almaktadır. Ancak yanık ikinci derecede ise, su toplamış durumdaysa, ödem oluşumu söz konusu ise bu yanığın iyileşme süreci 2 ila 4 günlük bir süreyi kapsamaktadır.
Akciğerde Su Toplaması
Tıptaki adı Plörezi olan akciğerde su toplaması, halk arasında zatülcenp ismiyle anılmaktadır. Akciğer zarının iltihaplanması neticesinde su toplama problemi ortaya çıkar. Akciğerde su toplaması sorunu beraberinde akciğer genişlemesine neden olmakta ve solunumu güçleştirmektedir. Akciğer zarı, akciğeri çevrelemekte olan zarımsı nitelikteki iki dokudan meydana gelmektedir. İç zar akciğere ve diğer iç dokulara bağlı bir şekilde bulunmaktadır. Dış zarı oluşturan kısmı ise göğüs duvarına bağlı durumdadır. Her iki zar arasındaki zar boşluğu olarak ifade edilen ince bir boşluk bulunmaktadır. Bu boşluk plevra boşluğu olarak da adlandırılmaktadır. Bu boşluğun içerisinde akciğer tarafından üretimi gerçekleştirilen bir sıvı bulunur.
Akciğer Su Toplaması Belirtileri Nelerdir?
Ciğerlerin su toplaması belirtileri arasında ilk sırayı göğüste ve ya sırtta olan ve tek bir nokta üzerinde beliren ağrı almaktadır. Bu ağrının öne çıkan en belirgin özelliği ise derin nefes alımı sırasında, hapşırma esnasında, öksürürken bıçak ucu batıyormuş gibi bir şiddette ortaya çıkmasıdır. Akciğerde toplanan sıvı miktarına bağlı bir şekilde nefes darlığı sık ortaya çıkan belirtilerden biridir. Öksürük, Yüksek ateş akciğer su toplaması hastalığının belirtilerindendir.
Akciğerde Su Toplanması Tehlikeli Midir?
Akciğer zarı iltihaplanmasının tetiklemesiyle birlikte akciğer zarı su toplar. Sıvı toplama neticesinde akciğerlerde genişleme ortaya çıkması solunum güçlüğüne sebebiyet vermektedir. Böyle bir durumda akciğerde su toplanması tehlikeli midir şeklinde bir sorunun cevabı kesinlikle evet olacaktır. Bu nedenle tedavi görmesi çok önemlidir. Ciğerlerin su toplaması öldürür mü ya da tehlikeli midir şeklinde sorular kafaları meşgul etmektedir. Akciğerler su topladığında ve bu süreçte tedavi uygulanmadığında solunum engelleneceğinden ölümle sonuçlanma ihtimali söz konusu olabilmektedir.
Ciğerlerin Su Toplaması Tedavisi Ne Kadar Sürer?
Ciğerlerin su toplaması tedavisi ne kadar sürer ve ne kadar sürede iyileşme olur bu tamamen hastalığın ve hastanın durumuna bağlıdır. Eğer Akciğerlerde ortaya çıkan sıvı birikimi kalp, böbrek yetmezliği sonrasında ortaya çıkmış durumda ise ilk olarak bu organların yetmezliğine yönelik olarak tedavinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Ciğerlerde toplanan sıvı miktarı çok fazla ise katater ya da göğüs tüpleri vasıtası ile sıvı boşaltma işlemi gerçekleştirilir.
Kanser hastalığı söz konusu olan bireylerin akciğerlerinde oluşan sıvının boşaltılarak tekrar oluşumunun engellenmesi için tedavi uygulanır. Akciğer ve göğüs duvarında mevcut olan zarların birbirlerine yapışmasının sağlanması gayesiyle tedavilerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu tedavi yöntemleri kapalı endoskopik yöntemler kullanılarak yapılmakta olan pudra uygulaması ya da zarın soyulması işlemlerinin gerçekleştirilmesi ile olur. Göğüs içerisine verilen bir yangılama meydana getirerek akciğer zarlarının birbirlerini sağlar ve sıvının birikme potansiyelini ortaya koyan boşluğu kapatır.
Karında Su Toplanması
Karında su toplanması, yani karın boşluğuna su birikmesine tıpta verilen ad Asit (Ascistes) dir. Asit gelişimi karaciğer hastalıklarında, kalp hastalıklarında, böbrek yetmezliği gibi hastalıkların söz konusu olması durumunda ve kanser hastalıklarında oluşabilmektedir.
Karında Su Birikmesi Belirtileri
Karın boşluğu içerisinde 400-500 ml den az asit oluşumunun söz konusu olması hasta tarafından fark edilemeyen bir durum oluşturabilmektedir. Zayıf bireylerde karında su birikmesi daha kolay bir biçimde far edilebilmektedir. Karın boşluğunda çok daha fazla su birikmesi durumunda karın bölgesinde şişlik hissi kendisini göstermeye başlar. Asit miktarında artış oldukça karın dışarıdan daha da görülür şekilde bir şişkinlik kazanmaya başlar. Karın boşluğu içerisinde çok fazla miktarda asit birikmesi durumunda hasta nefes alma zorluğu çekmeye başlayabilmektedir. Kimi zaman karın boşluğu içerisindeki sıvı diyaframdaki doğal açıklıklar vasıtası ile göğüs boşluğunda da sıvı birikiminin meydana gelmesine sebebiyet verebilmektedir. Kimi hastalarda asitin meydana gelmesine neden olan sağlık problemine ait olan diğer belirtiler daha çok ön plana çıkabilmektedir.
Beyinde Su Toplanması
Beyinde su toplanması tıpta Hidrosefali olarak adlandırılmaktadır. Bu hastalık çocuklarda, bebeklerde ve yetişkinlerde dahil olmak üzere her yaşta görülebilmektedir. Kafatası içerisinde beyin ve beyin dokusunun içinde yüzmekte olduğu bir sıvının varlığı söz konusudur. Bu sıvı beyin suyu ya da omurilik suyu olarak adlandırılmaktadır. Bu su beyin tarafından üretilmekte olup beyin içinde bulunan toplardamarlar tarafından emilir ve gün içerisinde devir daim etmektedir. Beyin tarafından günde ortalama olarak 600-700 ml civarında su üretimi gerçekleştirilmektedir. Bu suyun belli bir basıncı mevcuttur.
Beyin tarafından üretimi gerçekleştirilmekte olan bu suyun artması, kimi zamanda devir daim esnasında ortaya çıkan tıkanıklıklar sebebiyle bu suyun basıncında farklılıklar ortaya çıkabilmektedir. Bu sudaki basıncın artması durumunda kafatası içindeki beyin dokusunu sıkıştırıcı bir etki yaratacağından beyinde su toplanması söz konusu olan hastalarda çeşitli bulgular gözlemlenir. Hidrosefali olarak ifade edilen beyin omurilik suyundaki yüksek miktardaki üretilmeye bağlı ve ya dolaşımda söz konusu olan tıkanıklık ortaya çıkan basınç yüksekliğidir.
Beyinde Su Toplanması Belirtileri
Kalpte Su Toplanması Tehlikeli Midir?
Kalpte su toplanması tehlikeli midir şeklinde bir soru sorulabilmektedir. Öncelikle kalpte su toplanması nedir bu konuyla ilgili bilgi sahibi olunmasında fayda olacaktır. Kalp zarı içerisinde, iltihap oluşmasıyla birlikte bir sıvı birikmesi riski ortaya çıkmaktadır. Bu durum kimi zaman belirti vermeyebilmektedir. Ancak çekilen göğüs filmleri ile rahatlıkla görülebilmektedir. Bu vakaların küçük bir kısmında kalp zarı içerisinde biriken sıvıya rastlanmaktadır. Biriken bu sıvı kalbin düzenli bir biçimde çalışmasını engelleyici bir etki oluşturduğundan son derece ciddiye alınması gereken bir sağlık problemidir. Kalp yetmezliği ile karşı karşıya kalınabilmektedir.
Midede Su Toplanması
Çok küçük borucuklar formunda olan milyonlarca sayıdaki mide bezi tarafından mide suyu salgılama işlemi gerçekleştirilmektedir.
Midede Su Toplanması Belirtileri
Su Toplamasına Ne İyi Gelir?
Su toplamasına ne iyi gelir yani ödeme sorusuna yanıt olarak bazı bilgiler verilebilir. Bazı bitkisel çayların ve otların vücuttaki fazla suyu atmasına yardımcı niteliği bulunmaktadır. Kahve ve siyah çayın idrar söktürücü etkisi sayesinde vücuttaki fazla suyun atılması sağlanabilmektedir. Fakat ödemi atıcı olarak kullanılmaları pek de doğru bir uygulama olmaz. Yeşil çay, ada çayı, kantaron otu, ıhlamur, biberiye, anason, nane limon çaylarının bir bölümü idrara söktürücü özellikleri bir bölümü de bağırsakları çalıştırıcı etkileri ile vücuttan sıvı atılmasına yardımcı olabilmektedir.
Böylece bağırsakta biriken gazların giderilerek karında oluşan şişliklerin azaltılmasına etkisi bulunur. Fakat ödem problemi söz konusu olduğunu düşünen bireylerin bir doktora başvurması oldukça önemli bir konudur. Çünkü ödemin oluşumuna sebebiyet veren nitelikte hastalıkların varlığı söz konusu olabilmektedir. Öncelikle vücudun su toplamasına neden olan problemin teşhis edilmesi ve bu yönde bir tedavi uygulanması gerekmektedir.
Deride Su Toplanırsa Ne Yapılmalı?
İnsan vücudu dış etkenlere karşı hassastır. Kendini korumak için bir takım önlemler alınır. Mesela soğuk havaya maruz kalındığında kulaklar, burun ve parmak uçları öncelikli olarak üşür. Bunun sebebi vücudun daha önemli organları korumak, oradaki ısıyı sabit tutmak adına kulak, burun gibi yerlerden kanı toplamasıdır. Yine aynı şekilde bir yanma veya darbe sonucu derinin altında su toplanır. Bu da vücudun kendini korumak için aldığı önlemlerden birisidir.
Deride su toplanırsa oraya dokunmamanız gerekir. Her ne kadar önerilmese de bazı kişiler deri altında toplanan suyu dağıtmak ister. Bunun için bir iğneyi kolonya veya alkol ile temizleyip aleve tuttuktan sonra su toplayan yere bir kaç küçük delik açarlar. İçerideki su bu açılan deliklerden akarak şişiklik inecektir ancak tavsiye edilmez.
Kaynaklar
ipuclarim.com
saglikvakti.com
Ayakların terlemesine neden olan sıcak ortam ve ayağın yeterince hava alamaması gibi bir durum neticesinde basıya maruz kalan ayak derisinde yumuşama ve hassasiyet artışı sonucunda meydana gelmiş küçük su kabarcıkları şeklinde görülür. Tüm bu olumsuz faktörlere bir de ayağın bastığı zeminin düzgün yapıya sahip olmaması durumu eklendiğinde ayakta su toplama süreci daha da hızlı bir hal almaktadır.
Ayaklarda su toplayan bölümlerin en başında ayakkabıya direkt olarak temas halinde olan ayak parmak altları, ayak tabanı ve topuk kısmı gelmektedir. Su toplama problemi ilk başlarda küçük boyutlarda ortaya çıkan kabarcıklar, kısa zaman içerisinde ayaktaki terleme ve sürtünmelerin devam etmesi durumunda hızlı bir ilerleme göstermektedir. Ortaya çıkan bu içi su dolu kabarcıkların herhangi bir delici niteliğe sahip olan cisimle birlikte bilinçsiz olarak patlatılması son derece yanlış bir durumdur.
Oluşan bu kabarcıklar 5-7 gün içerisinden kendiliğinden kaybolup gider. Oluşmuş durumdaki su dolu kabarcıkların büyümesi durumunda, sebebiyet vereceği ağrıya engel olabilmek amacıyla suyun steril şekilde akıtılması sağlandıktan sonra, ayağa nemlendirici niteliğe sahip olan bir krem ile birlikte bakım yapılması gerekmektedir.
Ayaktaki, ayak altı su toplaması ve kaşıntı, oluşumuna bazen mantar enfeksiyonu da sebep olabilmektedir. Böyle bir durumda ise su kabarcıklarının tedavi süreci daha da uzamaktadır. Mantarın sebep olduğu su kabarcıklarının tedavisi ilaçlarla gerçekleştirilmelidir. Su kabarcıklarının uzun süreli varlığının söz konusu olması halinde bu durum bakteriyel kaynaklı olabilmektedir. Böyle bir sebebiyetin söz konusu olması durumunda ise antibiyotik tedavisine ihtiyaç olabilmektedir. Antibiyotik kullanımının gerekli olması halinde bir doktor görüşü alınması oldukça önemlidir.
Ayak Su Toplaması Bitkisel Tedavi
Ayaklarda özellikle de ayak topuğu ve küçük parmak üzerinde oluşan su toplaması oldukça sık karşılaşılan bir ayak problemi olma özelliğine sahiptir. Ayakta ortaya çıkan su toplamasının iyileşmesi için etkili ve rahatlatıcı ayak su toplaması bitkisel tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Su toplayan ayağa iyi gelen bitkisel çözümler;
- Doğal bir nemlendirici olan Aloevera
- Su toplamasına iyi gelen Elma sirkesi
- Ayaktaki ağrı ve şişkinlikleri hafifletici etkiye sahip yeşil çay
- Ayaklarda oluşan su kabarcıklarına Çay ağacı iyi gelmektedir.
- Yatıştırıcı etkiye sahip olan Papatya çayı.
Ellerde Kaşıntı Ve Su Toplaması
Ellerde kaşıntı ve su toplaması bir cilt problemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sağlık problemi kendisini el ve ayakta küçük su kabarcıkları şeklinde göstermektedir. Akut ve ya kronik olarak ortaya çıkabilen bir cilt sorunu olma özelliğine sahip olup egzama olarak bilinmektedir. Bu hastalık kimi zaman el ve ayaklarda görülebilmektedir.
Tedavisi
Egzamanın teşhisinin tedavinin başarısında büyük bir etkisi vardır. Bir maddeye karşı ortaya çıkan alerjik reaksiyonun tespit edilmesi ve o maddeden uzak durulması ile ortaya çıkan belirtilerin yok olması sağlanabilmektedir. Ellerde ortaya çıkaran kaşıntıyı gidermek için hafifletici etkiye sahip krem ve solüsyonlar doktor tavsiyesi ile kullanılabilmektedir.
Parmakta Su Toplaması
Parmak şişliği ve parmakta su toplaması problemi en çok enfeksiyon ve incinme gibi olumsuz durumların etkisiyle ortaya çıkmaktadır. Su toplayan parmak dokusu içinde sıvı birikmesi neticesinde su toplaması olarak adlandırılmaktadır. Parmağın zarar görmesi, yanık ya da enfeksiyon gibi etkenler nedeniyle parmakta şişlik ve su toplaması problemleri ortaya çıkabilmektedir. Parmak şişliği ve su toplaması problemlerinin giderilmesi için uzman doktor yardımı almak önemli bir konudur. Su kabarcığının oluştuğu bölgeye yara bandı yapıştırmak koruyucu bir önlem olacaktır. Ancak bu yapılırken hava ile temasının tamamen kesilmemesine dikkat edilmelidir. Çünkü böyle bir durumda iyileşme süreci uzayabilmektedir. Parmakta su toplaması nasıl geçer sorusuna cevaben belirli bir süre sonra kendiliğinden zamanla kaybolacağı şeklinde bir cevap verilebilir.
Yanık Su Toplarsa Ne Yapılmalı?
En çok sorulardan birisi yanık su toplarsa ne yapılmalı sorusudur. Yanıkta su toplamalarıyla ilgili olarak en çok sorulan sorulardan bir diğeri ise yanık su toplaması patlatılır mı? Şeklindedir. Su toplaması ikinci derece yanıklarda görülür. Böyle bir yanık sorunun ortaya çıkması durumunda ilk olarak yanmış olan bölge kişinin rahat olacağı bir pozisyona getirilmesidir. Su toplamasının söz konusu olduğu bölgeler ve bu bölge dışındaki tüm yanık bölge antiseptik bir yara bakım ürünü ile temizlenerek pansuman edilmelidir. Yanık çoğunlukla 2 ya da 3 haftalık bir sürede tamamen iyileşir. Yanık su toplamış ise kesinlikle patlatılmamalıdır. Aksi takdirde yanık izleri ortaya çıkabilmektedir. Yanığın iyileşirken iz bırakmaması için yaranın iyileşmesine yardımcı kremler kullanılmalıdır.
Güneş Yanığı Su Toplaması Kaç Günde Geçer?
Güneş yanığı sorunu güneşte kaldıktan sonra kendini anında belli eden bir sağlık sorunu olma özelliğine sahip değildir. Yanan bölgede sıcaklık hissedilebilmektedir. Kızarıklıklar da görülebilmektedir. Ancak yanığın fark edilir olması için aradan 12 ve ya 48 saatlik bir süre geçmesi gerekmektedir. Güneş yanığı ancak bu sürecin ardından kendisini net bir şekilde göstermektedir.
Güneş yanığı su toplaması kaç günde geçer şeklindeki bir soruya cevap verilebilmesi için yanığın derecesi ve kullanılan yöntem süreyi belirleyici bir etken olarak karşımıza çıkmaktadır. Birinci derece de bir güneş yanığının varlığı söz konusu ise bu süreç 1 ya da iki günlük bir zaman almaktadır. Ancak yanık ikinci derecede ise, su toplamış durumdaysa, ödem oluşumu söz konusu ise bu yanığın iyileşme süreci 2 ila 4 günlük bir süreyi kapsamaktadır.
Akciğerde Su Toplaması
Tıptaki adı Plörezi olan akciğerde su toplaması, halk arasında zatülcenp ismiyle anılmaktadır. Akciğer zarının iltihaplanması neticesinde su toplama problemi ortaya çıkar. Akciğerde su toplaması sorunu beraberinde akciğer genişlemesine neden olmakta ve solunumu güçleştirmektedir. Akciğer zarı, akciğeri çevrelemekte olan zarımsı nitelikteki iki dokudan meydana gelmektedir. İç zar akciğere ve diğer iç dokulara bağlı bir şekilde bulunmaktadır. Dış zarı oluşturan kısmı ise göğüs duvarına bağlı durumdadır. Her iki zar arasındaki zar boşluğu olarak ifade edilen ince bir boşluk bulunmaktadır. Bu boşluk plevra boşluğu olarak da adlandırılmaktadır. Bu boşluğun içerisinde akciğer tarafından üretimi gerçekleştirilen bir sıvı bulunur.
Akciğer Su Toplaması Belirtileri Nelerdir?
Ciğerlerin su toplaması belirtileri arasında ilk sırayı göğüste ve ya sırtta olan ve tek bir nokta üzerinde beliren ağrı almaktadır. Bu ağrının öne çıkan en belirgin özelliği ise derin nefes alımı sırasında, hapşırma esnasında, öksürürken bıçak ucu batıyormuş gibi bir şiddette ortaya çıkmasıdır. Akciğerde toplanan sıvı miktarına bağlı bir şekilde nefes darlığı sık ortaya çıkan belirtilerden biridir. Öksürük, Yüksek ateş akciğer su toplaması hastalığının belirtilerindendir.
Akciğerde Su Toplanması Tehlikeli Midir?
Akciğer zarı iltihaplanmasının tetiklemesiyle birlikte akciğer zarı su toplar. Sıvı toplama neticesinde akciğerlerde genişleme ortaya çıkması solunum güçlüğüne sebebiyet vermektedir. Böyle bir durumda akciğerde su toplanması tehlikeli midir şeklinde bir sorunun cevabı kesinlikle evet olacaktır. Bu nedenle tedavi görmesi çok önemlidir. Ciğerlerin su toplaması öldürür mü ya da tehlikeli midir şeklinde sorular kafaları meşgul etmektedir. Akciğerler su topladığında ve bu süreçte tedavi uygulanmadığında solunum engelleneceğinden ölümle sonuçlanma ihtimali söz konusu olabilmektedir.
Ciğerlerin Su Toplaması Tedavisi Ne Kadar Sürer?
Ciğerlerin su toplaması tedavisi ne kadar sürer ve ne kadar sürede iyileşme olur bu tamamen hastalığın ve hastanın durumuna bağlıdır. Eğer Akciğerlerde ortaya çıkan sıvı birikimi kalp, böbrek yetmezliği sonrasında ortaya çıkmış durumda ise ilk olarak bu organların yetmezliğine yönelik olarak tedavinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Ciğerlerde toplanan sıvı miktarı çok fazla ise katater ya da göğüs tüpleri vasıtası ile sıvı boşaltma işlemi gerçekleştirilir.
Kanser hastalığı söz konusu olan bireylerin akciğerlerinde oluşan sıvının boşaltılarak tekrar oluşumunun engellenmesi için tedavi uygulanır. Akciğer ve göğüs duvarında mevcut olan zarların birbirlerine yapışmasının sağlanması gayesiyle tedavilerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu tedavi yöntemleri kapalı endoskopik yöntemler kullanılarak yapılmakta olan pudra uygulaması ya da zarın soyulması işlemlerinin gerçekleştirilmesi ile olur. Göğüs içerisine verilen bir yangılama meydana getirerek akciğer zarlarının birbirlerini sağlar ve sıvının birikme potansiyelini ortaya koyan boşluğu kapatır.
Karında Su Toplanması
Karında su toplanması, yani karın boşluğuna su birikmesine tıpta verilen ad Asit (Ascistes) dir. Asit gelişimi karaciğer hastalıklarında, kalp hastalıklarında, böbrek yetmezliği gibi hastalıkların söz konusu olması durumunda ve kanser hastalıklarında oluşabilmektedir.
Karında Su Birikmesi Belirtileri
Karın boşluğu içerisinde 400-500 ml den az asit oluşumunun söz konusu olması hasta tarafından fark edilemeyen bir durum oluşturabilmektedir. Zayıf bireylerde karında su birikmesi daha kolay bir biçimde far edilebilmektedir. Karın boşluğunda çok daha fazla su birikmesi durumunda karın bölgesinde şişlik hissi kendisini göstermeye başlar. Asit miktarında artış oldukça karın dışarıdan daha da görülür şekilde bir şişkinlik kazanmaya başlar. Karın boşluğu içerisinde çok fazla miktarda asit birikmesi durumunda hasta nefes alma zorluğu çekmeye başlayabilmektedir. Kimi zaman karın boşluğu içerisindeki sıvı diyaframdaki doğal açıklıklar vasıtası ile göğüs boşluğunda da sıvı birikiminin meydana gelmesine sebebiyet verebilmektedir. Kimi hastalarda asitin meydana gelmesine neden olan sağlık problemine ait olan diğer belirtiler daha çok ön plana çıkabilmektedir.
Beyinde Su Toplanması
Beyinde su toplanması tıpta Hidrosefali olarak adlandırılmaktadır. Bu hastalık çocuklarda, bebeklerde ve yetişkinlerde dahil olmak üzere her yaşta görülebilmektedir. Kafatası içerisinde beyin ve beyin dokusunun içinde yüzmekte olduğu bir sıvının varlığı söz konusudur. Bu sıvı beyin suyu ya da omurilik suyu olarak adlandırılmaktadır. Bu su beyin tarafından üretilmekte olup beyin içinde bulunan toplardamarlar tarafından emilir ve gün içerisinde devir daim etmektedir. Beyin tarafından günde ortalama olarak 600-700 ml civarında su üretimi gerçekleştirilmektedir. Bu suyun belli bir basıncı mevcuttur.
Beyin tarafından üretimi gerçekleştirilmekte olan bu suyun artması, kimi zamanda devir daim esnasında ortaya çıkan tıkanıklıklar sebebiyle bu suyun basıncında farklılıklar ortaya çıkabilmektedir. Bu sudaki basıncın artması durumunda kafatası içindeki beyin dokusunu sıkıştırıcı bir etki yaratacağından beyinde su toplanması söz konusu olan hastalarda çeşitli bulgular gözlemlenir. Hidrosefali olarak ifade edilen beyin omurilik suyundaki yüksek miktardaki üretilmeye bağlı ve ya dolaşımda söz konusu olan tıkanıklık ortaya çıkan basınç yüksekliğidir.
Beyinde Su Toplanması Belirtileri
- Nöbet geçirme
- Kusma
- İştahsızlık
- Sinirlilik
- Huysuzluk
- Fiziksek belirtiler
- Uyuklama hali
- Başın üstünde şişlik
- Kafa bölgesinde ortaya çıkan değişiklikler
- Baş bölgesinde ortaya çıkan anormal ebat
- Başın hızlı bir biçimde büyümeye başlaması
Kalpte Su Toplanması Tehlikeli Midir?
Kalpte su toplanması tehlikeli midir şeklinde bir soru sorulabilmektedir. Öncelikle kalpte su toplanması nedir bu konuyla ilgili bilgi sahibi olunmasında fayda olacaktır. Kalp zarı içerisinde, iltihap oluşmasıyla birlikte bir sıvı birikmesi riski ortaya çıkmaktadır. Bu durum kimi zaman belirti vermeyebilmektedir. Ancak çekilen göğüs filmleri ile rahatlıkla görülebilmektedir. Bu vakaların küçük bir kısmında kalp zarı içerisinde biriken sıvıya rastlanmaktadır. Biriken bu sıvı kalbin düzenli bir biçimde çalışmasını engelleyici bir etki oluşturduğundan son derece ciddiye alınması gereken bir sağlık problemidir. Kalp yetmezliği ile karşı karşıya kalınabilmektedir.
Midede Su Toplanması
Çok küçük borucuklar formunda olan milyonlarca sayıdaki mide bezi tarafından mide suyu salgılama işlemi gerçekleştirilmektedir.
Midede Su Toplanması Belirtileri
- Midede su toplanması belirtileri arasında İştahsızlık
- Mide bulantısı
- Halsizlik
- Vücudun Su Toplaması
Su Toplamasına Ne İyi Gelir?
Su toplamasına ne iyi gelir yani ödeme sorusuna yanıt olarak bazı bilgiler verilebilir. Bazı bitkisel çayların ve otların vücuttaki fazla suyu atmasına yardımcı niteliği bulunmaktadır. Kahve ve siyah çayın idrar söktürücü etkisi sayesinde vücuttaki fazla suyun atılması sağlanabilmektedir. Fakat ödemi atıcı olarak kullanılmaları pek de doğru bir uygulama olmaz. Yeşil çay, ada çayı, kantaron otu, ıhlamur, biberiye, anason, nane limon çaylarının bir bölümü idrara söktürücü özellikleri bir bölümü de bağırsakları çalıştırıcı etkileri ile vücuttan sıvı atılmasına yardımcı olabilmektedir.
Böylece bağırsakta biriken gazların giderilerek karında oluşan şişliklerin azaltılmasına etkisi bulunur. Fakat ödem problemi söz konusu olduğunu düşünen bireylerin bir doktora başvurması oldukça önemli bir konudur. Çünkü ödemin oluşumuna sebebiyet veren nitelikte hastalıkların varlığı söz konusu olabilmektedir. Öncelikle vücudun su toplamasına neden olan problemin teşhis edilmesi ve bu yönde bir tedavi uygulanması gerekmektedir.
Deride Su Toplanırsa Ne Yapılmalı?
İnsan vücudu dış etkenlere karşı hassastır. Kendini korumak için bir takım önlemler alınır. Mesela soğuk havaya maruz kalındığında kulaklar, burun ve parmak uçları öncelikli olarak üşür. Bunun sebebi vücudun daha önemli organları korumak, oradaki ısıyı sabit tutmak adına kulak, burun gibi yerlerden kanı toplamasıdır. Yine aynı şekilde bir yanma veya darbe sonucu derinin altında su toplanır. Bu da vücudun kendini korumak için aldığı önlemlerden birisidir.
Deride su toplanırsa oraya dokunmamanız gerekir. Her ne kadar önerilmese de bazı kişiler deri altında toplanan suyu dağıtmak ister. Bunun için bir iğneyi kolonya veya alkol ile temizleyip aleve tuttuktan sonra su toplayan yere bir kaç küçük delik açarlar. İçerideki su bu açılan deliklerden akarak şişiklik inecektir ancak tavsiye edilmez.
Kaynaklar
ipuclarim.com
saglikvakti.com